Ya birinin kazanması; diğerinin kaybetmesi anlamına gelmiyorsa?
Yaşamı bir rekabet oyunu ve bu denli siyah-beyaz olarak algıladığımız sürece en büyük zarar kendimize..
Biri terfi eder; kendimizi başarısız hissederiz..
Sınıfta biri hep çok iyi not alır; sınıfın kıyas noktası o kişi olur; ne not alsak yeterince iyi olmadığımızı hissederiz..
Tam tersi için de geçerli:
Harika bir iş yaparız, diğer arkadaşlar üzülecek diye utanır; paylaşamayız..
Herkesin içinde takdir edilsek; yüzümüz kızarır, diğerleri kendini kötü hissetmesin diye sevincimizi gösteremeyiz..
Yaşam: Birinin kazancı = Diğerinin Kaybı gibi öğretildi bize.. Oysa ki değil. (Zero-Sum Game)
Başarılı mı oldunuz; gülümseyin ve diğerlerine de nasıl daha iyi olabileceklerini anlatıp; geliştirin..
Bir başkası mı terfi etti? Kaybettiğiniz anlamına gelmez ki..Bu bir yarış değil, kendinizle çıktığınız bir yolculuk!
Asıl soru şu: Birileri ne düşünecek endişelerimi bırakıp; önce kendime hak ettiğimi vermeye ne zaman başlarım?